Fate/stay night: Unlimited Blade Works
Sıcak Sıcak
Fate/stay night: Unlimited Blade Works
Tür: Shounen, Aksiyon, Doğaüstü, Büyü, Fantastik
Yayımlanma Tarihi: 04.10.2014
Yönetmen: Takahiro Miura
Firma/Stüdyo: ufotable
Müzik: Hideyuki Fukasawa
Başlıca Seiyuular: Junichi Suwabe (Archer), Ayako Kawasumi (Saber), Noriaki Sugiyama (Emiya Shirou), Kana Ueda (Tohsaka Rin)
Açılış: Ideal White – Mashiro Ayano
Kapanış: Believe – Kalafina
Sezonun en çok beklenen iki animesinden biri olan Fate/stay night: Unlimited Blade Works yayına başlamadan kısa bir süre önce bir sürpriz yapmış ve 1 saatlik iki bölümle başlayacağını duyurmuştu. Bu nedenden dolayı 4 Ekim’de 1. bölümü beklerken, giriş bölümü olan 0. bölüm yayımlandı. “Acaba düzgün bir izlenim yazmak için yeterli olur mu, 1. bölümü mü beklesem?” diye izlemeye başladığım bölüm bittiğinde ise şöyle düşündüm: “Göreceğimi gördüm, adamlar yapmış.”
Fate/stay night bilindiği üzere görsel romanın uyarlaması Fate/stay night: Unlimited Blade Works ise senaryo olarak 2. rotası. 2010 yılında anime Studio Deen tarafından hazırlanmıştı. Şimdi ise TV serisi olarak karşımıza çıkıyor üstelik sadece 0 ve 1. bölümler bu anime filmi uzunluğunda. Serinin, anime filmine göre çok daha dolu dolu olmasının dışında aradaki en büyük fark kesinlikle her noktada kendini belli eden ufotable kalitesi.
Fate/stay night: Unlimited Blade Works serisi giriş bölümünde sanki “animeyi hiç izlemeyenler de izleyebilsin, seriyi ezbere bilenler de sıkılmasın” mantığında hazırlanmış gibi görünüyor. Söz konusu Fate/stay night olduğunda bu iki tarafa da hitap etmek çok zor çünkü bir taraf hiçbir şey bilmezken diğer tarafta ne zaman ne olacağını bilen sıkı takipçiler var. Hiç bilmeyenlerin detaya ihtiyacı var ama ezbere bilenler de çabuk sıkılabilir. Giriş bölümünde öyle uzun uzun hikâyenin detayları anlatılmıyor. “ufotable’ın vardır bir bildiği” deyip hikâyeyi detayına girmeden anlatacağım. Her ne kadar bunun adını Türkçe olarak yazmak istemesem de sahibinin dileğini yerine getiren Kutsal Kâse’ye sahip olmak için yapılıyor savaşlar. Kutsal Kâse Savaşı için hizmetkârlar ve onların efendilerinin katıldığı ölümüne yapılan bir turnuva diyebiliriz. Farklı sınıflarda olan ve önemli kişilikleri bulunan (muhtemelen serinin sıkı takipçileri bilmeyenlere spoiler vermemek için ne kadar uğraştığımı görüp gülümsemişlerdir) hizmetkârlar savaşçı kahraman ruhlardır ve kendisiyle kontratı gerçekleştirecek genellikle birer büyücü olan efendileri tarafından çağrılmaları gerekmektedir. Şimdilik Unlimited Blade Works’u izlemek için serinin herhangi bir animesini izlemiş olmanızı ille de zorunlu kılan pek bir şey yok ama önce bundan 10 yıl önceki Kutsal Kase Savaşı’nı anlatan Fate/Zero‘yu izlemenizi öneririm. İleride mutlaka birbirlerine daha sıkı bağlanacaklardır hem de bir ufotable yapımı. (ufotable n yapıyorsa izleyin.)
Giriş bölümü Tohsaka Rin ve Archer’a yoğunlaşmış ki zaten 2. rota olan Unlimited Blade Works’un ilk rotadan en büyük farklarından biri de bu. Rin, Saber sınıfındaki hizmetkârı çağırmak isterken Archer sınıfındaki henüz çağrılmamış olan diğer hizmetkârı çağırıyor. Archer aslında kim olduğunu hatırlamıyor ve başta Rin’in kendisi için uygun bir efendi olup olmadığı konusunda şüpheye düşüyor fakat kısa sürede birbirlerine alışıyorlar.
Konu Archer’a gelmişken seiyuusu Junichi Suwabe için de birkaç şey yazmak istiyorum. Zaten hep beğendiğim bir sesti ama özellikle bu sene önce Space Dandy’deki Dandy performansı, şimdi de Archer performansıyla hep konuşsun, hiç susmasın diye dinliyorum. Her durumda seslendirdiği karaktere harika bir şekilde hayat veriyor. Serinin diğer animelerinde aynı karakterlerin yine aynı seiyuuları vardı ama bu kez yapımcıların da ustalığı ile birleşince çok daha etkileyici bir performansın ortaya konduğunu söyleyebilirim.
Gelelim animasyonlara. İlginçtir ki Fate/stay night: Unlimited Blade Works, World Trigger ile aynı zamanda başladı. Ben onun sıcak sıcak yazısını okurken bile acı çektim. Bu animeyi de Toei Animation yapsaydı kaç kişi şimdiki gibi beğenerek izlerdi acaba? İki seriyi karşılaştırmak biraz yersiz ama daha yersiz olan bir şey varsa o da ufotable kalitesini tartışmaktır. Aslında karakterler beklediğim kalitenin çok da ötesinde değil, oldukça iyi görünüyorlar ama o arka planlar, o çevre tasarımları nedir öyle? O kadar göz alıcı, o kadar muazzam görünüyor ki kesinlikle sağlam bir anime filmi kalitesinde. Arka plandaki basit bir sandalye, bir masa bile harika görünüyor. Sokakları, ağaçları, evleri, dağları taşları ve diğer her şeyiyle açık mekânlarda ise serideki dünyanın büyüsüne kapılıyorsunuz. Efektler, kullanılan kameralar, animasyon hızı gibi noktalar dövüşler için daha da sabırsızlığa yol açıyor. Dövüş sahnelerinin artık çok daha hayranlık kazanacağını tahmin etmek çok da zor değil. Animasyon kalitesi kesinlikle aldığınız zevki katlıyor. Animede animasyonların önemli olmadığını düşünenlerin mutlaka izlemesi gereken serilerden biri Fate/stay night: Unlimited Blade Works.
Müzikler özellikle dövüş sahnelerinde kendini belli ediyor. Aku no Hana’nın müziklerini hazırlayan Hideyuki Fukasawa, hem Unlimited Blade Works serisiyle hem de Heaven’s Feel anime filmiyle bundan sonra kendinden daha çok söz ettirebilir. Müziklerden bahsetmişken burayı okuyana kadar aklınıza Kalafina gelmiş olabilir bile. Ünlü grup yine oldukça güzel bir parçayla kapanışta yer alarak animeye büyük renk katıyor.
Önceki Fate animeleri için genel olarak yapılan olumsuz eleştirilerin başında görsel romanda önemli bir yer tutan erotizm içeriklerinden animede eser olmaması yer alıyordu. Bu yüzden aslında orijinal eserden uzak bir anime uyarlaması izliyorduk. Bu seri de aynı eleştirilere maruz kalacak gibi. Bu tip durumlarda TV serileri sıkıntılı oluyor. Serinin Fate/Zero’da olduğu gibi 2 sezona bölüneceğini ve 2. sezonun Nisan 2015’te başlayacağını belirtmekte fayda var. Sezon arası herkesin hoşuna gitmeyen bir şey ne de olsa.
Fate/stay night: Unlimited Blade Works TV serisi, 2010’daki anime filminden de 2006’daki Fate/stay night serisinden de çok daha kaliteli bir yapım olarak görünüyor kesinlikle. Sadece animasyon kalitesi için bile izlenebilir. Fate/Zero’yu beğendiyseniz ve bu rotanın önceki anime uyarlamasından daha iyi olması gerektiğini düşünenlerdenseniz sizi memnun edecektir. Öbür taraftan “ben görsel romanda olduğu gibi aynı istiyorum” “ben artık bu rotayı görmek istemiyorum, Heaven’s Feel’i anime filmi değil de, anime serisi yapsalardı” gibi düşünenlerin de olumsuz eleştirilerinden kolay kolay kurtulamayacaktır.