Bleach 659 İnceleme
Bleach Manga 659. Bölüm İncelemesi
Şaşırtıcı bir bölümle Bleach karşımızdaydı. Yine “Ne beklerken ne bulduk!” kıvamında bir bölümdü.
Efendim, geçen sayıdan malumumuz üzere Hitsugaya ortaya çıkmış ve Gerard’a kafa tutmuştu. Bu sayı da kaldığı yerden devam ediyor ve ilk olarak Hitsugaya ile Gerard’ı gösteriyor bizlere. Hitsugaya’yı birazcık dahi olsa tanıyanlar çoğunlukla daha karşılaşmaların başında bankai açtığını bilirler. İşte burada Hitsugaya yine bizleri yanıltmıyor ve savaşın daha başında bankaisini salıveriyor. Salsın tabii. Karşısında Kral’ın Kalbi olduğu söylenen dev bir düşman var. Bankai açmaması garip olurdu. Ancak bu noktada yine aklıma dahi olarak anılan Hitsugaya’nın başı ve sonu oldukça farklı geçmiş karşılaşmaları geliyor ve “Kubo-sensei, bu sefer şu çocuğun dahi lakabına yaraşır, potansiyelini fazlasıyla ortaya çıkarabileceği bir karşılaşma olsun.” demekten kendimi alamıyorum. Hem bu sefer bunun için alt yapı da hazır gibi. Sonuçta az bir süre önce zombilik deneyimi de yaşamıştı. Mayuri, Hitsugaya’yı bu durumdan kurtarmak için çeşitli şeyler yapmıştı. Belki bunlar Hitsugaya için olumlu sonuçlar doğurabilir güç artışı veya bankaisine daha fazla hakim olması bakımından. Yine bu kısımda Hirako’nun Hinamori’nin kollarında olduğunu görüyor ve yine Hitsugaya için Kubo-sensei’ye verdiğim tepkiye benzer bir tepki veriyorum. Böylesi güçlü, böylesi mükemmel bir yeteneği olan kılıcın sahibine doğal olarak şu durumları yakıştıramıyorum ki daha başta ben, Gerard’la Hirako savaşır diyordum. Neyse. Bölümle alakalı asıl mesele bunlar değil aslında. :)
Hitsugaya, bankai açtıktan sonra vurdulu kırdılı bir savaş bekleyen ben, bir anda Ishida’nın küçüklüğüyle karşılaşıyorum ve buna mana verebilmem biraz uzun sürüyor. Öyle ki o kadar beklemiyorum ki Ishida’yı görmek; ilk başta tanıyamadım. İlk olarak şaşkınlıklar içerisinde Nanao’ya benzettim. Sonra da Hinamori’nin çocukluğu mu bu ya falan derken Ryuuken’i anca fark edebildim ve anlaşıldığı üzere taşları yerine oturtabilmem normalden uzun sürdü. :)
Ishida’yı görmeyi bırakın, geçmişinden de bir kesite şahit oluyoruz bu bölümde ve Ishida’nın doktorluk mesleğinden neden soğuduğunu öğreniyoruz. Yhwcah yüzünden aniden ölen annesi üzerinde babasının hala otopsi yaptığını gören küçük Ishida, haliyle buna bir anlam veremiyor ve ölmüş bir insanla, hele hele de en sevdiği insanlardan biriyle bu şekilde uğraşılmasını doğal olarak hoş karşılayamıyor ki bu sahneyle karşılaştıktan sonra akıl sağlığında bir bozulma yaşamamış olması da büyük bir mucize bence.
Burada Ryuuken’in karısının bedeniyle uğraşıp durmasının sebebi de muhtemelen aniden ve sebepsiz bir şekilde gelen ölümünün sebebini bulabilmek. Bundan da ileride bir şeyler çıkabilir. Bundan sonra, Haschwalth’ın Ishida’yı karşıladığını ve Yhwach ile geceleri yer değiştirmesi sebebiyle geleceği görme gücüne de sahip olduğunu hatırlatarak birtakım imalı sözler de bulunduğunu görüyoruz. Haschwalth’ın başından beri Ishida’dan şüphelendiğini ve onu gözetim altında tuttuğunu biliyoruz ama bu sefer Haschwalth birtakım deliller de ortaya koyuyor.
Şöyle ki Ishida, çok öncelerde dedesinin ona verdiği bir eldiveni kullanmış ve sonrasında gücünü kaybetmişti. Haschwalth’ın söylediğine göre Ishida, reishi’yi parçalayıp dağıtmakta kullanılan bu eldivene benzer küçük parçaları – küçük kağıt parçalarına benzettim ben – Wahrwelt’in her tarafına dağıtmış. (Şahsen ben eldivenin ne işe yaradığını pek hatırlayamadım. O yüzden Haschwalth’ın dediklerinden yola çıkıyorum.) Ishida ilk defa görmüş gibi yapsa da Haschwalth’ı kandırmak kolay olmuyor. Hele de bu modda. Ishida’ya saldırmaya hazırlanan Haschwalth’ı ise bir sürpriz bekliyor ve Ichigo bir anda ortaya çıkarak bölümü tamamlayıveriyor.
Şöyle ki eğer o küçük parçalar Haschwalth’ın dediği gibi reishi’yi parçalamaya ve dağıtmaya yarıyorsa bu ortamdaki reishi yoğunluğunu azaltabilir ve Quincy’leri bir miktar güçten düşürebilir. Bu yüzden Haschwalth tarafından keşfedilmesinin kötü olduğu söylenebilir. Ancak söz konusu Ishida olunca cebinde başka planların da olduğunu düşünmeden edemiyor insan. Söz edilmesi gereken bir diğer şey de Ishida’nın kötü tarafa geçmediğinin artık daha bir açık seçik olduğudur ancak bu durumun Ishida’nın aleyhine olduğu da bir o kadar aşikar tabii. Burada karşılaşmanın baş rolü veya baş rolleri kimler olur tahmin etmek biraz zor. Ishida ile Ichigo arasında bir savaş olabilir ancak ben ikisi karşı karşıya gelirse aralarında daha çok “neden?” soru kelimesinin ortada döndüğü bir konuşma geçer diye düşünüyorum savaştan ziyade. Ichigo’nun Haschwalth ile tek başına savaşabileceğini düşünmesem de Ishida burada hain olmadığını göstermek amacıyla Haschwalth’ın yanında yer alabilir. Bunun tersi olarak da nasıl olsa asıl amacının anlaşıldığını ve bunun Yhwach tarafından öğrenilmemesi gerektiğini düşünerek Inoue ve Chad’ı da hesaba katıp Ichigo’nun yanında yer alarak Haswalt’ın işini bitirmek isteyebilir ama şu anda Yhwach’ın güçleri de Haschwalth da olduğundan böylesi bir durumda zafer kimin olur tartışılır. Tüm bu düşüncelerime rağmen bu üçlü arasında herhangi bir mücadele olmayacağına dair bunlardan daha da ağır basan bir düşüncem var. Ortaya beklenmedik biri çıkıp bir şekilde bu savaşı engelleyecek gibi hissediyorum. Tabii ki yanılıyor da olabilirim.
Bu sayıyla birlikte – eğer herhangi bir engel veya aniden ortaya çıkarak savaşların birine müdahil olup, devamına etki yapacak bir karakter olmazsa – devam etmekte veya edecek olan üç karşılaşma var gibi gözüküyor. Askin ile Yoruichi, Hitsugaya ile Gerard ve Haswalt, Ishida, Ichigo. (Chad ve Inoue de bir şekilde karşılaşmaya müdahil olabilirler.) Bundan yola çıkarak haftaya bizleri neler bekliyor, Kubo-sensei bu karşılaşmalarla alakalı nasıl bir yol izleyecek kendi adıma söylemesi zor. Bekleyip göreceğiz. :)