İzlerken Gerilime ve Korkuya Sürükleyen Karanlık Anime Serileri

Kimilerimiz gerilimli ve korkutucu diziler, filmler ve de animeler izlemekten zevk alır. Bu serilerde kan, silahlar, canavarlar, zombiler, psikolojik gerilim, karanlık ruhlar gibi ögeler başta yer alıyor. Hadi o zaman gelin bu türü sevenler için öneri listemize bir göz atalım:

Hellsing

Yıl: 2001

Bölüm Sayısı: 13

Listenin ilk serisine Hellsing ile başlamayı uygun gördüm. Zira yukarıda bahsettiğimiz pek çok ögeyi içinde barındırıyor.

Doğaüstü tehditlerle başa çıkmakta ustalaşmış Hellsing örgütü Cheddar köylüleri tarafından yardıma çağrılır. Zira köye bir vampir musallat olmuştur. Örgütün lideri Sir Integra Fairbrook Wingates Hellsing, köye alemin en güçlü vampiri olarak bilinen elemanı Alucard’ı bu görev için yollar. Sadece tek bir tabanca ile donanmış olan Alucard köyü yaratıklardan temizler. Bununla birlikte, genç bir polis memuru olan Seras Victoria, bu kaosun ortasında kalır ve sonunda ölümcül şekilde yaralanır. Kıza acıyan Alucard ona bir seçenek sunar: Ya bir insan olarak öl ya da bir vampir olarak yaşa. Seras vampir olma teklifini kabul eder ve Hellsing örgütünün yeni elemanı olarak yeni bir hayata başlar.

Hellsing serisi başta Alucard karakteri olmak üzere vampir temasına odaklansa da çeşitli hortlaklar, kuduz vampirler ve ilerleyen sezonlarda Nazi Zombileri ile bizi korkutmaya devam ediyor.

D.Gray-man

Yıl: 2006

Bölüm Sayısı: 103

Hadi hafif bir seri ile devam edelim. D.Gray-man bölüm sayısı itibari ile uzun soluklu bir seri sayılır. Birbirinden zengin karakter yelpazesi ile kendine bağlayan bir seri. Öte yandan bu animenin nesi korkutucu derseniz serinin kötü karakteri Milenyum Kontu’nun insanların kaybettikleri sevdiklerinin ruhlarını birer silaha yani “akuma”ya çevirmesi. Kont sevdiğini kaybeden kişinin en çaresiz anında yanına uğrayarak ölülerini diriltebileceklerini fısıldar her seferinde. Bu sahneler benim için hem üzücü hem de oldukça korkutucu.

Elbette Kara Emir isimli bir örgüt ise emri altındaki Ruh Kovucular ile bu kötü faaliyetlere mani olmaya çalışmaktadır. Bu topluluğun amacı Kont’u durdurmak ve Büyük Tufan zamanı 109 parçaya bölünerek dünyanın çeşitli bölgelerine dağılan, çeşitli güçlere sahip olan “Masumiyet” parçalarını Kont ve ekibinden önce bulmaktır. Allen Walker, Lavi, Yuu Kanda, Lenalee Lee bu uğurda mücadele veren en önemli Ruh Kovuculardandır.

Bakıldığında macera ve komedi türü bir tık üstün gelse de bana göre D.Gray-man karanlık havasıyla ön plana çıkan bir seri. Yine her ne kadar devam sezonuyla beni hayal kırıklığına uğratsa da dilerim mangası devam eder ve seriye yakışır bir devam sezonu gelir.

Monster

Yıl: 2004

Bölüm Sayısı: 74

Ciddi bir anime serisi ile devam edelim. Henüz izleme fırsatına erişemedim fakat tür itibariyle psikolojik gerilim anlamında Monster okuduğum yorumlar neticesinde oldukça başarılı bulunan bir hikayeye sahip.

Doktor Kenzou Tenma başarılı bir beyin cerrahıdır. Almanya’da özel bir hastanede çalışan Tenma çalıştığı hastanenin başhekiminin kızıyla nişanlıdır. Oldukça ünlü bir cerrah olan Tenma bir gün, hastaneye önce getirilen göçmen bir işçi hastayı ameliyata alması gerekirken onun yerine ünlü bir sanatçıyı kurtarmayı tercih etmiştir. Sırf statü bakımından, daha üstün bir hasta yüzünden önce getirilen göçmen işçi hayatını kaybeder. Doktor sonrasında vefat eden hastanın eşini hastane koridorunda ağlarken bulur. Bu manzara karşısında sarsılan Tenma insanlara statüleri yüzünden öncelik tanımamaya karar verir. Böylece ilerde benzer bir durum daha ortaya çıkar ve Doktor Tenma belediye başkanını ameliyat etmek yerine öncesinde gelen kafasından vurulmuş küçük bir çocuk olan Johan Liebert’i kurtarmayı tercih eder.

Ancak bu kararı Doktor Tenma’nın elindeki her şeyin kayıp gitmesine yol açar. Hastanenin başhekimi artık Tenma’ya sırt çevirmiş, başhekimin kızı ise Tenma ile olan nişanını bozmuştur. Kurtardığı çocuk John Liebert ise ortadan kaybolmuştur. Bu olayın ardından hastane başhekimi ve Doktor Tenma’yı suçlayan birkaç doktor öldürülür. Tenma eski mevkisine kavuşur ancak bu durum onu cinayetlerden sorumlu bir numaralı kişi haline getirir.

Gizem, gerilim, psikoloji temalarını en iyi şekilde yansıtan anime karanlık havasıyla türü sevenler için ideal bir seri.

Yakusoku no Neverland

Yıl: 2019

Bölüm Sayısı: 12

Gelin günümüzden bir anime serisinden bahsedelim şimdi de. Birbirinden sevimli, anne babası olmayan çocuklar dış dünya ile bir bağlantısı olmayan yetimhane tarzı bir evde yaşamaktadır. Grace Field isimli bu evde çocuklar bir koruyucu aile onları evlat edinene kadar bu huzurlu yerde anne dedikleri Isabella isimli bakıcıları ile beraber yaşamaktadır. Günlük test denilen sınavlarını yapmak zorunda kalsalar da çocuklar geri kalan zamanlarını istedikleri gibi geçirebilmektedir. Tek bir şartla: Ne olursa olsun evden çok uzaklaşmamak. Tabi bu eğlenceli günler elbette bir gün sona erer. Zira her çocuk vakti geldiğinde bir aile tarafından evlat edinilir ve yeni ailesiyle yaşaması için Grace Field evinden gönderilir. Evden ayrılık sahneleri hem geride kalan çocuklar hem de evlat edinilen çocuk için oldukça zor olmuştur.

Yine bir hüzünlü ayrılık sonrası yetimhanenin en büyük çocuklarından olan Emma ve Norman evlatlık verilme olayının ardındaki gerçeği öğrenir. Böylece hem kendileri hem de Grace Field evindeki çocukları bekleyen acımasız sondan kurtulmak için ellerinden ne geliyorsa yapmaya karar verirler.

Yakusoku no Neverland (The Promised Neverland) sezonunun en iyi serilerinden bir tanesi. Her bölüm heyecan ve gerilim dolu sahneler barındırıyor. Animeden detaylıca bahsetmek istemiyorum zira tüm heyecan kaçıp gidebilir. Hikayenin devamını anime olarak izlemek istesem de mangayı okumamak için kendimi zor tutuyorum. Neyse ki 2. sezon haberi ile bu isteğimi biraz bastırabildim. Gerilim ve korkunun yanı sıra çocuklar arasındaki bağ da bir o kadar özel. Birbirlerinden başka kimsesi olmayan bu çocukların mücadelesi izlemeye değer.

Vampire Hunter D: Bloodlust

Yıl: 2000

Film

Vampir bir baba ve insan bir annenin evladı olan D, gece çöktüğünde çeşitli yaratık ve iblisleri avlama hüneriyle nam salmış ünlü bir vampir avcısıdır. Varlıklı bir ailenin kızı olan Charlotte Elbourne ünlü vampir Meier Link tarafından kaçırılmıştır. Charlotte’nin babası gizemli bir şekilde kaçırılan kızını -ölü ya da diri- bulması için D’yi kiralar. Zavallı kızı bulma yarışına Charlotte’nin abisi tarafından kiralanan ünlü Markus Kardeşler çetesi de dahil olur. Böylece amansız ve soğukkanlı bir kovalamaca başlar.

Vampir denilince anime dünyasında akla gelen hiç şüphesiz Hellsing serisidir. Ancak yıllar öncesinden gelen bir vampir avcısı tüm haşmetiyle karşımıza çıkıyor bu noktada. Eser aslında hikayesi Hideyuki Kikuchi’ye çizimleri ise Yoshitaka Amano’ya ait 17 ciltlik bir roman serisinden oluşuyor. Eserin Vampire Hunter D: Bloodlust filmi öncesi 1985 yılında yayımlanmış bir anime filmi de bulunmakta. Ancak ben 2000 yılı yapımı filmi daha izlenir buldum. Karanlık havası ve dönemin nostaljik çizimleri ile sessiz bir gece de izlenebilecek en iyi korku ve gerilim eserlerinden biri olduğunu düşündüğüm Vampire Hunter D: Bloodlust filmini es geçmemenizi öneririm.

Mousou Dairinin

Yıl: 2004

Bölüm Sayısı: 13

Gelelim daha psikolojik ancak gerilim dolu bir seriye. Ünlü Shounen Bat, Musashino şehrinde terör estirmektedir. Ayağındaki patenler ve elindeki altından beyzbol sopası ile insanları döven bu saldırganı yakalamaksa imkansızdır. İlk kurban ise ünlü ama ürkek karakter tasarımcısı Tsukiko Sagi’dir. Sagi, küçük bir çocuk tarafından beyzbol sopası ile saldırıya uğradığını söyler. Böylece Shounen Bat’in namı şehirde herkesin diline düşer. Dedektifler Keiichi Ikari ve Mitsuhiro Maniwa ise saldırganın kimliğini araştırmaya başlar. Bununla birlikte daha fazla insan ünlü Shounen Bat’in altın sopasına kurban giderken bir paranoya hem yetişkinler hem de çocuklar arasında ürpertici söylentiler olarak ortaya çıkmaya başlar.

Açıkçası korku ve gerilim dışında kimi psikolojik seriler de insanın adrenalini yükseltmeyi başarıyor. En azından benim öyle. :D Anime serisi Perfect Blue, Paprika, Tokyo Godfathers gibi pek çok önemli filme imza atmış merhum Satoshi Kon’a ait bir eser. (Bahsi geçen filmleri de muhakkak izlemenizi öneririz.) Kişisel ve toplumsal psikoloji üstüne kurulmuş Mousou Dairinin sıra dışı bir hikaye arayanlar için ideal bir yapım.

Mahou Shoujo Madoka Magica

Yıl: 2011

Bölüm Sayısı: 12

Evet evet, neden bu seriye yer verdiğimi sorduğunuzu duyar gibiyim. Fakat şunu söylemeliyim Mahou Shoujo Madoka Magica konusunu okumadan sadece afişini görerek başladığım serilerin arasında yer alıyor. İzlerken beni ters köşe yapan seri gerilimiyle yine beni kendine bağlamıştı. Kısaca konusundan bahsedecek olursak;

Madoka Kaname ve Sayaka Miki ortaokul 2. sınıfa giden düzenli bir hayatları olan iki öğrencidir. Ancak bu iki iyi arkadaşın hayatı sihirli kediye benzer yaratık Kyuubey’in ortaya çıkması ve sınıflarına Homura Akemi isimli yeni bir öğrencinin transfer olmasıyla tamamen değişir.

Serinin hikayesinden detaylıca bahsetmek istemiyorum fakat şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki birçok duyguyu gördüğümüz seri psikolojik gerilimi, dramı ve karanlık havasıyla türünün hakkını veren yapımlardan. Serinin bu bağlamda en sevdiğim müziklerinden birini de şuraya bırakıyorum izninizle:

Mononoke

Yıl: 2007

Bölüm Sayısı: 12

Kusuriuri, “mononoke” isimli kötü niyetli ruhları katletmek için feodal Japonya’yı dolaşan ölümcül ve gizemli bir efendi olan “İlaç Satıcısı”dır. Kusuriuri bu ruhlardan birini ele geçirdiğinde onları kolayca öldürmez. Önce kılıcını kullanarak ruhun formunu, hakikatini ve sebebini öğrenmesi gerekmektedir. 

Gelelim biraz daha ruhlarla haşır neşir olan bir seriye. Anime bir o kadar renkli ancak bir o kadar da karmaşık ve korku dolu yapımlardan biri olarak nitelendiriliyor. Geleneksel Japon ögeleri ve mitolojisiyle dolu olan seri türü sevenler için tam bir görsel şölen diyebiliriz. (Ayrıca Mononoke serisinden önce yayımlanan, hikayeler farklı olsa da baş karakter açısından önemli olan Ayakashi: Japanese Classic Horror’ı da izlemenizi öneririz.) 

Tokyo Ghoul

Yıl: 2014

Bölüm Sayısı: 12

Her ne kadar izlemesem de bu yazıda Tokyo Ghoul’u listeye almasam bazı hayranları küstürme ihtimalim olabilirdi. Korku ve karanlık türde izlenebilecek seriler arasında yer alan animenin hikayesi Tokyo’ da garip cinayetler işlenmesiyle başlıyor. Polisler elde ettikleri kanıtlar neticesiyle bu cinayetlerin yiyici tip Ghoullar tarafından gerçekleştirildiği sonucuna varır. Ghoulların normalde nasıl göründükleri tam olarak bilinmezken bahsi geçen cinayetler ansızın gerçekleşmektedir.

İki üniversiteli arkadaş Kaneki ve Hide yine bir gün sık sık gittikleri kafede otururlarken Kaneki’ nin hoşlandığı kız, Rize kafeye gelir ve göz göze geldiği Kaneki’ ye gülümser. Bir şekilde kafede konuşur ve tanışırlar. Daha sonra dışarıda da buluşurlar. Rize Ghoullardan korktuğu için Kaneki ona evine kadar eşlik eder. Güzel sözler söyleyerek birden Kaneki’ ye sarılan Rize aslında onu yemek isteyen bir Ghoul’dur ve gerçek yüzü açığa çıkar. Daha önce hiç Ghoul görmemiş olan Kaneki dehşete düşer ve kaçmaya başlar. Şansı yaver giden Kaneki Rize’den kurtulmuştur ve hastanede gözlerini açar; fakat, Kaneki ilerleyen günlerde kendindeki birtakım değişikliklerin farkına varacaktır.

Korku türündeki seri psikolojik yönüyle de izleyici üzerinde farklı bir etki bırakan serilerden. Kimileri abartılan bir anime olduğu yönünde yorumlar yapsa da eser hem mangası hem de anime serisi ile büyük bir hayran kitlesine ulaşmış durumda. 

Boogiepop wa Warawanai

Yıl: 2019

Bölüm Sayısı: 18

Yine günümüzden bir ser ile devam edelim. Aslında bahsedeceğimiz serinin 2000 yılına ait bir anime serisi daha bulunmakta. Ancak 2019 yılına ait serinin çizimleri daha göze hitap eden cinsten olduğu için öneri listesine 2019 yılı anime uyarlamasını eklemeyi uygun gördüm. 

Shinyo Akademisindeki kız öğrenciler tuhaf bir şekilde ortadan kaybolmaya başlamıştır. Kızların kayboluşunun gizemli doğaüstü bir varlık olan Boogiepop’un işi olduğu düşünülmektedir. Söylentilere göre Boogiepop, cazibeleri azalmadan önce insanları güzelliklerinin zirvesinde öldürdüğü söylenen bir ölüm meleğidir. Peki bu gizemli olaylar gerçekten Boogiepop’un işi mi yoksa daha kötü niyetli bir varlığın mı?

Anime yer yer izleyici için kafa karıştırıcı olabiliyor fakat parçalar bir araya geldikçe çözülmeyi bekleyen bilmecemiz daha çekici hale geliyor. Öte yandan seri günümüz insanlarının güzel ve gizemli taraflarından karanlık ve mide bulandırıcı taraflarına odaklanıyor. 

Kiseijuu: Sei no Kakuritsu

Yıl: 2014

Bölüm Sayısı: 24

Hikayede “Parazitler” olarak adlandırılan uzaylılar, Dünya’ya gelip kulakların ya da burunlarından vücutlarına girdikleri insanların beyinlerini ele geçirmekte bedenlerini kontrol altına almaktadırlar. Günlerden bir gün Migi isimli bir uzaylı, Shinichi Izumi ismini taşıyan bir lise öğrencisine musallat olur ancak Migi Shinichi’nin sadece eline hükmedebilmiştir. Bu olay yüzünden Shinichi ve onun eline yerleşen Migi beraber yaşamayı öğrenmek zorunda kalırlar ve insanları sadece yiyecek olarak gören diğer Parazitler ile savaşmaya karar verirler.

Korku türü biraz geri plan da kalsa da bahsi geçen uzaylıların bir an için gerçek olduğu ve aynı şekilde vücudunuza girmeye çalıştığını düşündüğünüzde fazlasıyla gerilebiliyor insan. En azından ben geriliyorum diyebilirim. :D Tabi seri sadece bu kadar basit bir olaydan ibaret değil. Dram, aksiyon ve bilim kurgunun en iyi şekilde serpiştirildiği seride baş karakter Izumi’nin gelişimi ise izlemeye değer. 

Claymore

Yıl: 2007

Bölüm Sayısı: 26

Listemize efsane bir anime ile son verelim. Uzun zaman önce izlediğim Claymore serisi ağır karanlık havasıyla Madhouse Stüdyosu’nun efsane yapımlarından bir tanesi bana göre. 

Hikayemizde Yoma isimli yaratıklar insanlığın korkulu rüyası haline gelmiştir. Bu yaratıklar vahşice öldürdükleri insanların bağırsaklarını yemekte ve öldürdükleri insanların kılığına girip halkın içine karışarak yeni kurbanlar aramaktadır. İnsanların tek umudu ise gümüş gözlü cadılar nam-ı diğer Claymorelardır. Yarı insan yarı Yoma kanı taşıyan Claymorelar eğer kullandıkları gücün (yoki) sınırlarını aşarsa Yomalardan daha beter, vahşi birer “uyanmış canavara” dönüşmektedir. Claymorelar da rütbesine göre sınıflandırılmış yine bir örgüt tarafından kontrol altında tutulmaktadır. Claymorelar arasında en düşük rütbeye sahip Clare’in yolu abisi bir Yoma tarafından öldürülmüş Raki ile kesişir. Abisi de ölünce kimsesi kalmayan Raki Clare’in peşine takılır. 

Hikaye karanlık ve gerilim dolu havasının yanında ağır dramıyla izleyiciyi alt üst eden bir seri. Ancak animenin bitmesiyle tatmin olmayanlar kesinlikle mangaya devam etmeli diye düşünüyorum. Serinin efsane açılışını da şuraya bırakalım.

Yazımıza burada son verirken listede olmasını düşündüğünüz serileri bizimle paylaşmayı sakın ihmal etmeyin. İyi seyirler…