Müzik Yaftasıyla Animeler

Animelerin mangalara en büyük üstünlüklerinden müzik konusu…

anime music

Anime yapımlarını etiketlerine göre ayırmayı düşünmeyen bir takipçiyim, elbette ki her animesever gibi benim de önceliğim olan etiketler var ama illa ki istediğim etiketleri kovalama derdine düşmedim hiç. Benim için ‘’Müzik’’ etiketi altında kendini gösteren birçok isim var, bir etiket tek başına hiçbir zaman yeterli olmuyor elbet, anime yapımcıları bir etiketi bize sunarken yanında bir çok eklentiyi de getirmeli, yoksa izleyici bir noktadan sonra aynı tadı almaktan sıkılacaktır eminim. Zira, her yapım da bu düşünceyi taşıyan, bu konudan nasibini alanlardan olup çıkıyor. Bir müzik ile donanmış yapımla karşı karşıya kalıyorsanız eğer bilin ki karşınıza ilk çıkacak öğe ‘dostluk’ ya da ‘aşk’tır. Bir de, kendini geliştirme heveslisi gencin azim hikayesidir size gelecek olan sunum. Aslında totaline baktığımızda kendini geliştirme hevesiyle doldurmuş bir genci her etiket altında yakalayabiliriz, yalnız benim için bu özellik ‘’Müzik’’ ile bütünleşiyorsa güzeldir, hele bir de bu yaftayı ‘’Josei’’ yaftasıyla el ele sunmuşsa yapımcısı işte o an benden mutlusu yoktur. Yazımda Josei’ye değinesim vardı aslında ama o birazcık bekleyecek, ilk yazısını müziğe ayırmak istedi bu bünye. İster yeni bir animesever olalım ister bu işin erbabı hiç fark etmez, etiketinde ‘’Müzik’’ yaftası olmasa bile her anime için müzik en önemli şeydir, bir nevi en değerli besin kaynağıdır.

anime

‘’Anime için müzik vazgeçilemez öğelerden biridir.’’ deriz her zaman. Hatta, birinciliği kolay kolay kimseye kaptırmayacak bir gücü var diye de düşünürüz. Sizi bilmem ama ben anime izlerken, bir anime yapımına gömülmüşken, bana müzik ziyafeti çeken yapımlara daha çabuk ısınıyorum. Küçüklüğümüzü saymazsak eğer bilinçli olarak bu dünyaya adım attığımdan beri müzik benim vazgeçilmezlerimden olmuştur. Gerçi hoş, müzik benim için olmazsa olmazlarımdandır. İşte ‘müzik’ denilince akla ilk gelen yapımlardan biri olan Nana serisi ile de böyle tanıştık ve büyük bir bağ kurduk. O bağı da hiç koparmadım, öyle ki Nana adına dair ne varsa, anime serisinden tutun da Live Action yapımı, hatta sayın Mangakamız Ai Yazawa’nın rahatsızlığından dolayı devamı bir türlü gelmeyen mangasına rağmen o güzelliği bile tükettim. Hiçbiri anime yapımı kadar etkilemedi. Evet, bunu başaramadılar çünkü animesini ölümsüzleştiren şeylerden biri de o muhteşem ezgilere sahip şarkılarıydı. Çizimlerini geçtim, konusunu da geçiyorum çünkü burada ele almak istediğim şey sadece müzik. Anime OST’ları dendiğinde, hatta ‘en iyi OST’ denildiğinde gözüm kapalı söyleyebileceğim ilk isimdir Nana. Konusunun çok aşırı orjinallik taşımamasını kabulleniyorum ama o mangakanın hiçbir animede karşınıza gelmeyecek olan anlatım tarzı var ya işte, o başkaydı. Dostluğu ele alışı ile de yukarıdaki tezimi, yani ‘müzikle el ele olan dostluk’ temasını en güzel şekilde size sunuyordu Nana. Her iki kadın sesi, size mitolojide dinleyenlerini etkileyen Siren kayalıklarının egzotikliği var ya hani, o sesi duydukları anda gemicileri kendine hapseden o ses, işte o iki ses size bunu gerisin geri sunuyordu. Biri yaşanmışlıkların getirisi olan hüzün ile masumluğu sunarken diğeri bir kadının azmini ve yalnızlığını sunuyordu ama her ikisi de ortak paydaya sahipti ve her ikisi de sizi kendine hapsediveriyordu.

nana

Nyphe gücü taşıyan o iki ses insana aşk aşılıyordu çünkü. İki aşık kadın, unutulmayanlardan kaçan iki kadın ama aslında, geçmişin parmaklıklarından dışarıya çıkmak için bir adım atıp atmamak arasında kalmış seslerin sahibi o iki kadını sunuyordu. Size ne bu güzel müzik yaftasını yapıştırabilecek gücü olan iki kadındı Reina ve Oosaki Nana. Biri Reina adıyla size hayat sunarken diğeri bir kadının bile aşk yaşamak isteyeceği Oosaki Nana adıyla yakalıyordu. Hepsinden ötesi müzik şöleniyle birlikte ağzınıza layık olabilecek yaşanmışlıklar dizini veriyordu.

Muhteşem sesiyle Anna Tsuchiya ve ”Nana” denildiğinde akla gelen en güzel şarkılarından biri Kuroi Namida 

Diğer Nyphe gücünü taşıyan Olivia ise benim en sevdiğim şarkısı ile, yani Recorded Butterflies’ın canlı versiyonu ile;

Müzik yaftası için Nana akla gelince, başka yapımlarda, farklı şeyler ele alınamazmış gibi bir izlenim olmasın sakın. Müzik olunca sadece aşk ve dostluk olacak demiyoruz ama bu noktada Josei ile muhteşem bir ortaklık kuran ve son yılın en çok konuşulanlarından biri olan Sakamichi no Apollon’a değinesim var, onu ezerek geçip gitmek istemedi bu gönül çünkü bu güzel yapım sadece müzik ve dostluk, ya da aşk sunmuyordu.

sakamichi

Şimdiye kadar müziği dolu dolu olacak şekilde Caz ziyafeti sunmayan yapımlara inat karşımıza geitirilmişti, üstelik ‘’Tarih’’ etiketini de çantasına saklayarak. Farklı bir atmosferdeydi çünkü o mis gibi tarih kokan aroması yanında kulaklarınızı da şenlendiriyordu. Yine dostluk ve müzik üzerinden gidiyordu ama tarih etiketini de yabana atmıyordu hiç. Müzik ve Josei denildiğinde Nana sonrası akla ilk gelen yapımlardan biri de Nodame Cantabile olsa gerek. Klasik müzik dünyasının, o gizemli ama bir o kadar da dinlendirici olan eksenine ait kapıları ardına kadar aralayan, bu Nodame ve Chiaki dünyası biz, ‘’Müzik & Josei’’ çiftini severler için en büyük hazinedir. Bu hazine adasına yapılan ilk yolculuğun da verdiği heyecan gibisi yoktur eminim. Nana bambaşka müzik tadları sunarken Nodame Cantabile adı da sizi başka lezzetler sofrasına buyur eder.

 

Başka tatlar derken aklıma Nodame’den gelen o ”Daha dün annemizin kollarında yaşarken…” esintisi geldi aklıma ve yine Nodame sayesinde yüzümde samimi bir tebessüm oluşuverdi. :)

Müzik yaftası yapışkanlarını tazelemişken bir de Reverse Harem var akla gelen; bayan bir takipçi olmama rağmen bana pek hitap etmeyen bir tür Reverse Harem. Her ne kadar, biz bayanlar için tehlikeli bir tuzak olsa da çoğu kez, Bishiounen dolu Reverse Haremleri izlemek can sıkıcı olabiliyor. Konusu sıradan olup da Harem serilerinin kadın tipleri nasıl standartsa müzik yapımlarının Reverse Harem Bishounenler’i de aynı tarza sahip karakterler oluyor ve başrol kızımız finale kadar seçim konusunda bocalamış bir şekilde öylece kalıveriyor. Müzikleri de pek bana hitap etmiyor diyebiliriz. Bugüne kadar izlemiş olduğum Müzik etiketli La Corda D’Oro: Primo Paso ve Utano Prince Sama aynı tarzda giden müzik içerikli Reverse Haremlerin başında geliyor. Özellikle de Utano çizimler konusunda aşmış durumda ve bir Seiyuu cenneti olmasından dolayı izlenebilecek kapasitede diyebilirim. Kızvari çizimlerin abartıldığı bazı Reverse Haremler yanında Utana pek de fena değildi. En azından Nakamura-san hatrına olur diyebileceklerimden. xD

 anime

Müzik teması, etiketine bulaştığınızda bağımlısı olabileceğiniz bir tür. Bağımlılıktan ziyade müptleası olunabilecek bir öğe, her öğün karşınıza çıksa da bıkmayacağınız, aksine tadını doya doya alabileceğiniz, aldıkça da daha fazlasını  isteyebileceklerinizden. Bu yaftayı taşımamasına rağmen bir yapımda müzikler dikkatimizi çekiyorsa eğer Müzik temasını üzerinde taşıyan bir seri ya da film için didik didik edilmek en doğal şey olsa gerek. Sizi bilmem ama benim için müzik nasıl bir animenin vazgeçilmezi ise bazı eklentiler de ‘’Müzik’’ etiketi için vazgeçilmez çünkü biliyorum ki, ‘aşk’ve ‘dostluk’ gibi iki kavram bizim hayatımızın da en değerli yaftalarından. Bizim için böylesine değerli ve vazgeçilmezken ‘’Müzik’’ etiketi için nasıl gözden çıkarılabilsin?

Editörün Seçimi

nana

 NANA

  • Olivia Lufkin tarafından Trapnest grubuna hayat verildi, yani Reira karakterimizin şarkılarını sevdiren isim.
  • Anna Tsuchiya tarafından Black Stones grubuna hayat verildi, yani Oosaka Nana karakterimize aşık olmamızı sağlayan diğer etken. :)
  • Tomoki Hasegawa sayesinde de diğer müzikler Nana izlerken kulaklarımızı şenlendirdi.

Ben eteğimdekileri döktüm, şimdi sıra sizde. J Müzik yaftasını üstelnmiş animeler arasında severek izlediğiniz yapımlar hangileri?

 

Shalafi: Manga yerine animenin ilk tercihim olmasının en büyük nedenlerinden biri de gerek OST’leriyle olsun, gerek açılış ve kapanışlarıyla olsun müzikler. Anime dünyasına çok büyük bir armağan olarak gördüğüm bestekar Shiro Sagisu’nun müzikleri olmasa çoğu zaman ne dinlerdim bilemiyorum. Müziklerde her türlü duyguyu sonuna kadar yaşatabildiği için, animedeki herhangi bir sahneyi hatırlarken müzikleriyle beraber hatırladığım için ve en önemlisi müzikleriyle hayatıma renk kattığı için Bleach diyorum. Onun dışında Death Note, Cowboy Bebop ve yine Shiro Sagisu imzası olan Evangelion’u sayabilirim. Son olarak bu aralar Shingeki no Kyojin de müzikler konusunda döktürüyor be!

 

Kymophobia: İş sadece müzik ile sınırlandırılacaksa ilk konuda, “Angel Beats”, “Cowboy Bebop”, “Fate Stay/Night”, “Macross”, “Ghost In The Shell” ya da içinde Yoko Kanno olan her şey desem?

 

zerolena: Shingeki no Kyojin, Fate/Zero ve Guilty Crown, Bleach. Animeye uyumu sebebiyle hiç tempoyu düşürmediği için Kuroko no Basket’in müzikleri de çok güzel. Şöyle biraz duygusal olarak Clannad, Naruto.. Ama benim en sevdiğim müzikler Shiki’de. Tam temaya uygun ve Takanashi Yasuharu eserleri. K Project OST’lerini de unutmayalım.^^

 

Madam Red: Full Metal Alchemist te çoğu sahnelerde duygulanmamın en büyük nedeni yer alan müziklerdi(özellikle Bratja). Kanon Wakeshima’nın yapmış olduğu müzikleri de güzel buluyorum. Vampire Knight ‘ta kapanış parçası olan Still Doll favorim. Bununla birlikte Hellsing hayranı olarak açılış parçasını çok başarılı buluyorum ve çok seviyorum. The Real Folk Blues harika ve parçayı ezberledim resmen. Ikimono Gakari’ nin mükemmel bir sesi var . Naruto’ da yer alan Blue Bird ve Sakura parçası güzel ve insana değişik duygular yaşatıyor. L’arc en Ciel , SID normalde dinlerim. Kuroshitsuji’ de yer alan müzikler de güzel. Hiiro no Kakera anime olarak hoşuma gitmese de animeye özel olarak yapılmış olan açılış müziklerini seviyorum. Higurashi serisinin müzikleri, Death Note, Bleach ve Gintama’da yer alan müzikler de çok iyi.

 

Vanilla: Benim için müzik kategorisinin baş tacı Nodame Cantabile serisidir. Açılış ve kapanış müzikleri haricinde anime müziğinden çok klasik müzik ağırlıklı olsa da bir klasik müzik sever için bulunmaz nimettir. İkinci sıramda ise Nana yer alır. Olivia Lufkin’in o yumuşak sesiyle söylediği “Winter Sleep” ve Anna Tsuchiya’nın rock tarzındaki “Rose” şarkısı zıt kutupların birleşimi gibi. Bugün hala açıp Nana’nın müziklerini dinlerim. Müzikleriyle ilgimi çeken diğer bir yapım ise kıyı da köşe de kalmış Kaikan Phrase serisidir. “Datenshi Blue” ve “C No Binetsu” şarkıları ile rock müziğinin temsilcisi serilerden biridir. Deadman Wonderland serisinin açılış şarkısı olan “One Reason”, Tsubasa Chronicles serisinden Yuki Kajiura’nın harika sesiyle seslendirdiği “Ship of Fools”, Break Blade serilerine imzasını atan KOKIA’dan “Fate” en favori anime müziklerimdir. Bağımsız olarak Origa, X-Japan, Yoko Kanno ve L’Arc~en~Ciel her daim ne yapsa dinlerim.

 

kyoko: SPYAIR grubu – Samurai Heart ve Sakura mitsutsuki şarkıları(Gintama’dan), Kuroshitsuji’den SID-Monochrome no Kiss, Naruto’dan FlOW-Sign ve Ao no Exorcist- In My World en çok sevdiklerimden. Ayrıca La Corda D’oro animesinin müzikleri, Higurashi serisinin müzikleri de harika. Özellikle Bleach tek kelimeyle süper müzik konusunda. Miyazaki filmlerini de unutmayalım.

 

YellowWolf: Anime ve müzik denince aklıma ilk gelen Aria serisidir. Kawai Eri’nin o meleksi sesi Neo Venezia’nın sokaklarıyla mükemmel bir karışım olur. Yui Makino’nun söylediği açılış şarkısı “Undine” ile gösterilen Neo Venezia’nın güzellikleri içinizi anında ısıtır. Choro club’ın Senoo Takeshi ile yaptığı Brezilya kökenli müzikler , Arai Akino’nun söylediği şarkılar ve 3 sezon boyunca çalan her şarkının Kubota Mina tarafından yapılmış piano versiyonları Aria’yı mükemmel kılıyor. İkinci sıramda AKB0048 adlı anime serisinin şarkıları yer alır. AKB48 adlı japon idol grubundan esinlenerek yapılan bu animede şarkılar tabiki AKB48’in şarkılarıdır. Japonya’nın en sevilen müzik gruplarından biri olduğunu söylemem yeter heralde. Şarkıların çoğunu şavaşırken söylemeleri de aksiyon sahnelerini daha bir güzel yapıyor. Üçüncü sıramda Selin arkadaşımın dediği gibi Nana yer alır. Aynı şekilde Olivia Lufkin’in şarkılarını dinlemediğim gün yoktur. Anna Tsuchiya’nın “Anarchy in the uk” ve tabiki “Rose” adlı şarkılarına da bayılırım. Jormungand, Samurai Champloo ve FLCL adlı animelerin müziklerini de es geçmemek gerek. Animenin konusuna %100 uyum sağlayan mükemmel şarkıları mevcut. Gunslinger Girl animesinin açılış şarkısı “The light before we land” ve Serial Experiments Lain’in açılış şarkısı “Duvet” dinlediğim en mükemmel sözlere sahip şarkılardır. KOKIA’nın “Transparent”, “Karma” ve “Chouwa oto ~with reflection~” adlı şarkıları süperdir. Kapanış şarkıları olarak Shinsekai Yori’den “Wareta Ringo”, GJ-bu’dan “balance unbalance”, AnoHana’dan “secret base” ve Ano Natsu De Matteru’dan “Vidro Moyou” favorilerimdir. Yuki Kajiura’nın ve Supercell’in içinde bulunduğu her animeyi katmayı da unutmayayım.

 

Yesim: Death Note bence müzikleriyle de ön plana çıkan en gözde animelerden birisi. Özellikle “L’s Theme” çok iyidir.Vampire Knight “on- off two heartbeats and the red sin” oldukça güzel. Bleach’ten “Velonica” ,”Change” ,”Ichirin no Hana” , “Thank you” Kısaca çok var Bleach’ten.
Basilisk “kouga ninpou chou” yorum yapmaya bile gerek yok, benim için harikadır. Son olarak beni en çok etkileyen ve hüzünlendiren anime müziği olarak; Hotarubi no mori e “Natsu wo Miteita”

 

JulietLizzy: Nodame Contabille , La Corda Doro serileriyle klasik müziğe bir adım daha yanaşıyoruz gibi. Gözlerini kapatıp kendini notalara bırakırken bu parçaları besteleyen insanların iç dünyasına sürüklüyor seni bir anda. Edvar Grieg’den Morning Mood, Schubet’den Ave Maria ile duygulanıp, Bach’ın Gavotte ‘nın ezgileriyle gülümsüyorsunuz. İzleyicinin ruh dünyasına anime soundtracklarıyla ulaşmayı başaran en güçlü isimlerin arasında Hayao Miyazaki ve Joe Hisashi geliyor. Anime müzikleri ve güçlü kurgusuyla yıllar sonrasında da büyük bir izleyici kitleyicisine ulaşacağına eminim. ( Klasik müzik eğitimi ilk okula başlayan her çocuğa ücretsiz veriliyor ardından da öğrencilerin kendi enstrümanlarını seçmesi için gerekli bilgilendirme yapılıyor.)

 

hanajima: Öncelikle anime müzikleri konusunda grup olarak en başarılı bulduğum isim j-rock grubu SID’dir . Bir çok popüler seride (başta FMA: Brotherhood olmak üzere) akıllarda yer etmiştir. Öyle ki Rain isimli meşhur parçalarını da Van Hohenheim ile özdeşleştirdim. Ayrıca şu son dönemde yaptıkları şarkıları (örneğin bu senenin ilgi çekici shounen serilerinden Magi’nin ilk açılış parçası V.I.P.) oldukça beğendim. Magi demişken, bu kısa ama heycanlı shounen serisinin temasından ötürü doğu ezgileri kulağımızın pasını siliyor. Eh malum izlerken yine tanıdık bir tını “Buna benzer ezgileri ben nerede duymuştum yahu?” şeklinde bir soru aklımızı kurcalıyor. Bleach’i izleyen bendenizin kafasında şimşekler çakıyor hemen: “Sagisu Shiro! İşte bu!”. Eh Bleach demişken Aizen-sama ve espadalar vasıtasıyla bizi latin ezgileriyle buluşturan o müziklere sonsuz teşekkürler. Bir başka örnek vermek istiyorum. Slice of Life türünü gerçekten sevmeme vesile olan Kimi to Boku. O kadar içten parçalar barındırıyor ki dinlemeye kıyamazsınız. Bknz: Nakayama Masato – Sora. Bu güzel serinin tanıtımını yapan Selinin de belirttiği gibi “Özellikle en dramatik sahnelerde çalan Tomorrow (Aoi Shouta) şarkısı olmasaydı belki de bu kadar canlı kalmayacaktı hafızamda…” harfiyen katılıyorum.Son olarak en sevdiğim parçalardan biri Ritsuko Okazaki’nin eşlik ettiği For Fruits Basket isimli açılış şarkısıdır. Yüreklere dokunan bu parçayı ne zaman dinlesem bir hoş olurum. “Let’s stay together itsu mo… ~” *-*

 

AnimeFantastica’nın Seçimi

Ekibimizin müzik konusunda yaptığı yorumlarda her 2 kişiden biri aynı ismi telaffuz etti.

bleach ost

BLEACH

  • Anime dünyasının en çok dinlenen müziklerinden biri olmayı başaran besteler Shiro Sagisu tarafından hazırlandı.
  • Müzikler 8 OST albümüne sığdırılamadı. Piyasaya çıkartılan albümlerin dışında çok sayıda müziği daha bulunuyor.
  • Aqua Timez, Sid, High and Mighty Color, Scandal, UVERworld, ViViD, Miwa, Ikimono Gakari, Beat Crusaders, Orange Range, Porno Graffiti, Yui, Asian Kung-Fu Generation ve daha çok sayıda popüler grup açılış ve kapanışlarda boy gösterdi.
  • Seiyuuların da katkılarıyla karakterlere özel müzik albümleri bile hazırlandı.
  • Tite Kubo, yalnızca karakterlerine hangi tema müziklerini seçeceğini belirlemek için bile binlerce parça dinledi.

Sizin müzik konusundaki tercihiniz hangi animeler?

Hızlıca Paylaş!